Haberler- GAYE ŞEYMA CAN/ Kamera- SADIK KARAKULOĞLU
Kızı HKG’yi 29 yaşındaki öğrencisi Kadir İstekli ile 6 yaşındayken dini törenle evlendiren ve kendisine yıllarca cinsel istismarda bulunan Hiranur Vakfı kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in davasının karar duruşması sürüyor. Bugün Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşma öncesinde açıklama yapan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim, “Bu özel davada çocuk istismarından yargılanan sanık ve istismarcıların avukatı olan kişi röportaj verdi. ‘Bu toplumun bir gerçeği var’ dedi. “Gerçek diye bahsettiği ’12-13 yaşındaki çocukların evlenmesi’. Çocukların güya birbirleriyle evlenip mutlu yuvalar ve aileler kurduklarından bahsediyorlar. Toplumsal gerçeklik diye bir şey yoktur. Herkes bunun farkında olmalı. Olanlar suçtur, çocuk istismarıdır” dedi.
İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in, kızı HKG’yi 29 yaşındaki öğrencisi Kadir İstekli ile 6 yaşındayken dini nikahla evlendirip kendisine tabi kıldığı davanın 7. duruşması görüldü. Yıllardır cinsel istismarla suçlanan sanık, bugün Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde. Şu tarihte başladı: Bu duruşmada bir karar çıkması bekleniyor.
“BU ÜLKENİN KADINLARI KIZLARININ, KARDEŞLERİNİN HAYATLARININ KARANLIK KALMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ”
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, Birlikte Güçlü Kadınlar ve İşçi Partili Hanımlar duruşma öncesi adliye önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamada, İşçi Partisi adına konuşan Hazan İlik, “6 yaşındaki bir kız çocuğunun, tarikatın karanlıklarına teslim edildiği bu olayı başından beri takip ediyoruz. Aile ve devlet bunu gizlemeye çalıştı. Bu ülkenin gerici karanlığa mahkûm edilmek isteyen tüm çocukları ve kadınları için buradayız. Arkamızda gördüğünüz bu bina.” Hükümet tarafından Türkiye’nin en büyük kamu binası olarak övülüyor. Bu binadaki mahkeme salonlarından birinde kararın verilmesini bekliyoruz. Bu en büyük kamu binasının kapıları bugün kadınlara kapalı. Çünkü bu mahkemeler, bu yasalar ne kadınların ne de kız çocuklarının canını ve geleceğini koruyor. Sömürü “Kadın düşmanı ortaklarıyla kol kola, gerici ve muhafazakar bir siyasete bürünüyorlar. Bir kez daha söylüyoruz, buna izin vermeyeceğiz. Bu ülkenin kadınları, kızlarının, ablalarının canlarının bozulmasına izin vermeyecektir. mahvolsun” dedi.
CEMİLE BALACI: MAHKEME HUKUKİ DAYANAĞI OLMADAN KARARI SÜREKLİ ERTELEDİ
Kadınlar Birlikte Güçlü Platformu adına konuşan Cemile Baklacı, “Bugün davada bir karar bekleniyor. Kapalı kapılar ardında çocuklara ve kadınlara şiddet uygulayan, toplumu her yönüyle bu zihniyetle inşa etme gafletinde bulunanlar artık ortadadır. Failleri cezalandırmak için duruşmayı kapalı kapılar ardında yürütmek. Duruşmaya katılmak.” “Bunu isteyen kadın örgütlerinin bu talepleri reddedildi ve Aile Bakanlığı davaya müdahale etmesine rağmen şu ana kadar bir açıklama bile yapmadı. Mahkeme her zaman davayı yani cezayı erteledi. Hukuki bir desteği yok. Her duruşma gününde olduğu gibi yine buradayız, vazgeçmiyoruz, vazgeçmeyeceğiz” dedi. .
“İNSANLARIN İNANÇLARININ İSTİSMAR EDİLDİĞİ BİR RESİMLE KARŞIYIZ”
Kadın Cinayetleri Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim, “Maalesef dini inanç yorumunun tarikatlar ve cemaatler tarafından, şimdi de hükümet tarafından tıbbi ticaret aracı olarak kullanıldığı ve insanların inançlarının istismar edildiği bir durumla karşı karşıyayız” dedi. sömürülen.” Ataselim konuşmasına şöyle devam etti:
“Nasıl bu davada yaşananlar toplumdan gizlenmeye çalışılıyorsa, bir başka açıdan da karar erteleniyor. Neden karar verilmediğini anlamıyoruz. Bir çocuk o günden bu yana sistematik olarak cinsel saldırı ve istismara maruz kalıyor. Bir kadın yıllarca başvurduğu tüm kurumlarda yalnız bırakılmış, o kapılar kapatılmış, hatta bazı yetkililerin eliyle kemik yaşı bile artırılmıştır. Artık tüm bu gerçekler ortadayken, Bu ülkede ve bu topraklarda her gün çocuklar istismar edilirken bu davada hala bir karara varılamadı.Fakat toplumdan saklamaya çalıştığınız bu davanın tüm tanıkları bu toplumdaki kadınların tamamıdır. Bunlar çocuktur, bunlar kadın örgütleridir, bunlar insan hakları mücadelesi verenlerdir, bunlar feministlerdir, dolayısıyla bugün de buradan çıkacak kararın peşindeyiz.
ERKEK EGEMEN KAPİTALİST SİSTEMLE DOĞRUDAN TEMAS VARDIR: Bir gün çıkıp hanımlara sahip olmaktan bahsediyorlar. ‘Kadınların ifadeleri kabul edilmeyecek’ diyerek seçim otobüslerinde sadece kadın adayların gölgesini bırakıyorlar. Bu da elbette bu mahkemelerin kararları aracılığıyla adaletsizlikle doğrudan temas halindedir. Bu elbette bu erkek egemenle, yani kapitalist sistemin kendisiyle doğrudan temas halindedir.
12 KASIM’DA KARTAL MEYDANI YÜRÜYÜŞÜMÜZE HERKESİNİ DAVET EDİYORUZ: Bu olayda çocuk istismarından yargılanan sanıkların istismarcılarını temsil eden kişi bir yayın kuruluşuna röportaj verdi. ‘Bu toplumun bir gerçeği var’ diyor. On iki ve on üç yaşındaki çocukların, büyükannelerimiz olarak gerçeklik dediği şeye çeşitli göndermeler yaptığı bölümler var. Çocukların kelimenin tam anlamıyla birbirleriyle evlenip mutlu yuvalar ve aileler kurduklarından bahsediyorlar. Böyle bir toplumsal gerçeklik diye bir şey yoktur. Herkesin bilmesine izin ver. Yaşananlar suçtur, çocuk istismarıdır. Akla her şey gelebilirdi ama küçük çocuklara yönelik istismarın bu düzeyde normalleştirilmesi kimsenin aklına gelmezdi. Ne yazık ki insanların inançlarının mezhep ve cemaatler tarafından, şimdi de hükümet tarafından istismar edildiği, dini inanç yorumunun tıbbi ticaret aracı olarak kullanıldığı bir durumla karşı karşıyayız. Dolayısıyla bu eğilimi değiştirmek isteyenler olarak Kadın Meclisleri olarak Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu tüm kadınlara davetimizdir. Laiklik ve özgürlük için 12 Kasım’da Kartal Meydanı’nda olacağız. Yürüyüş yapacağız. Herkesi arayıp davet ediyoruz. Laiklik ve özgürlük, çocukların, gençlerin ve hepimizin birlikte parlak bir geleceğe, eşit özgür yarınlara kavuşması için hayati önem taşıyor. Bunun için sizleri birlikte çalışmaya davet ediyoruz.”
